şakir paşa ailesi 11. bölüm yaşananlar
Her zamanki gibi aile içindeki ilişkiler ve geçmişe dair gizemler biraz daha derinleşti. Ama bu bölümde daha çok sanata odaklandılar. Şöyle ki, Cevat Şakir Kabaağaçlı (Halikarnas Balıkçısı) ve Fahrelnissa Zeid’in hikayeleri ön plana çıktı.
Cevat Şakir’in Bodrum’a sürgün edilmesinin ardından orada sanatla nasıl iç içe geçtiğini ve kültürel mirasa nasıl katkı sağladığını çok güzel bir şekilde işlediler. Gerçekten de Bodrum’a gidişi, bir dönemin kültürüne yön vermiş diyebiliriz. Fahrelnissa Zeid’in seramikle tanışma süreci de çok etkileyiciydi. Zaten kadının sanatçı olarak duruşu bambaşkaydı, o dönemde bir kadın sanatçının bu kadar öne çıkması gerçekten cesaret gerektiriyordu.
Aile içindeki bağlar da önemliydi. Bu bölümde biraz daha çatışmalar ve dayanışmalar vurgulandı. Ailenin büyüklerinin, genç üyeleriyle olan ilişkileri de dikkat çekiciydi. Özellikle birbirlerine nasıl destek oldukları, bazen zorlandıkları ama yine de aile olmanın getirdiği güçle her şeyin üstesinden geldikleri sahneler vardı.
Tabii bir de Batı ve Doğu arasında kurdukları sanatsal köprüler vardı. Bu, Türkiye’nin kültürel dönüşümüne nasıl etki ettiklerini gösteriyordu. Genel olarak oldukça dokunaklı ve öğretici bir bölümdü.
Yorumlar
Yorum Gönder